Son zamanlarda sıklıkla duyduğumuz bir tedavi yöntemi; Ozon Terapi. Faydaları saymakla bitmiyor. Vücudumuzda o kadar farklı problemlerin çözümünde kullanılmakta ki, öğrendiğinizde siz de şaşırabilirsiniz. Peki nedir Ozon Terapi? Hangi hastalıkların tedavisinde kullanılmakta? Bu soruların cevabını almak üzere Medikal Estetik Hekimi Dr. SONER UYANIK ile buluştuk ve sizler için sorduk…
1. Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
İlk, orta ve liseyi İzmir’de okudum. Tıp Fakültesini Manisa Celal Bayar Tıp Fakültesinde bitirdim. Ayrıca tıp Eğitimimi Bolonya ve Bükreş’de aldığım çeşitli eğitimlerle destekledim. Mezun olup mecburi hizmetlerimi tamamladıktan sonra Medikal Estetik alanında eğitimler almaya başladım. Bir çok yurtiçi ve yurtdışı seminer, sempozyum ve kongreye katıldım. Şu an İzmir’de kendi kliniğimde Medikal Estetik uygulamaları ve tamamlayıcı tıp tedavileri konularında hastalarıma hizmet vermekteyim.
2. Ozon tedavisi nedir?
İlk önce Ozon Gazının ne olduğunu belirtmek gerekir. Ozon gazı bizim yaşamımızı sürdürebilmemiz için ihtiyacımız olan oksijenin bir molekül fazlasıdır. Ozon tedavisinde ise biz bu ozon gazının oksijene dönüşmüş halini kullanıyoruz. Ozon gazını aldığımız kana verdiğimiz anda kanda iki şey gerçekleşiyor. Birincisi; antioksidanları artırıyor ve akabinde hemen oksijene dönüyor. Böylelikle kendi kanınız yüksek antioksidanlı ve yüksek oksijenli olarak elimizde bulunuyor. Biz de herhangi bir ilaç olmadan kanı aynı şekilde geri veriyoruz.
3. Ozon tedavisi hangi hastalıklarda kullanılır?
Belirtmiş olduğum gibi oksijene dönüşmesi zaten bütün dokuların ihtiyacı olan bir durum ve tüm dokuları iyileştiriyor. Bu sayede birçok hastalığa iyi geliyor. Genelde tabii bağışıklık sistemini güçlendirmek, yaşam kalitesini arttırmak, uyku düzenini iyileştirmek, detoks ve karaciğeri temizlemek için kullanıyoruz ancak alerjik hastalıklarda ağrı tedavilerinde, dolaşım sorunlarında, göz hastalıklarında hatta kanser gibi hastalıklarda tamamlayıcı bir tedavi olarak da uygulanmakta. Eklem rahatsızlıkları, yaşlılarda kıkırdak problemlerinde kıkırdakların hasarlanmasına bağlı sıkıntılar olduğu için oksijenle o bölgeyi onararak tedavi uygulayabilmekteyiz.
4. Ozon tedavisinin faydaları ve zararları nelerdir?
Esasında Ozon tedavisinin zararı yok diyebiliriz tabii uygulayıcı kaynaklı olanlar dışında. Faydaları ise çok fazla. Oksijen, antioksidan vermek vücutta inanılmaz bir doku onarımı, dinçleşme, enerji artışı, hastalıklarda iyileşme, alerjilerin regülasyonu, semptomların gerilemesi gibi sonuçlar doğurmakta. Daha önce de belirttiğim gibi, zarar sadece uygulayıcı kaynaklı olabilir. Sürekli doğru dozda ve aynı, sabit bir şekilde ozon gazı verebilen iyi bir makine kullanılması lazım ki dozda bir oynama olmasın. Sitratlı cam, vakumlu tüplerin ozona dayanıklı bir şekilde uygulanması lazım. Bunlar olduğu sürece bir zarar söz konusu değildir. Sadece bir durumda bu tedaviyi yapamıyoruz. O da bakla alerjisi, favizm dediğimiz bu alerjideki hormonal bir durumdan dolayı uygulayamıyoruz. Onun dışında her durumda sıkıntı olmadan uygulayabildiğimiz bir tedavidir.
5. Ozon tedavisi estetik alanında hangi amaçla kullanılmaktadır?
Estetikte direkt deri içine uygulanarak, mezoterapi gibi kullanılabilmekte. Dokuda oksijene dönüşüp, dokuda bir canlanma, yenilenme, parlama etkisi yarattığı için bu özelliğinden faydalanılmaktayız. Ayrıca dokuda yarattığı etkiden dolayı kolajen sentezini arttırmakta. Aynı zamanda bizim sistemik damardan yaptığımız ozon terapi de yine tüm dokulara oksijen götürdüğü için, aynı şekilde o da cildimizde parlamakta yapmakta. Bu nedenle estetikte Ozon Terapiyi sıklıkla kullanmaktayız.
6. Ozon tedavisi kaç seansta etkisini gösterir?
Etki durumu hastadan hastaya değişmekte diyebiliriz. Kişinin antioksidan kapasitesi, o oksijenden yararlanma kapasitesi farklılık göstermekte. Sporcu olup olmaması, sigara kullanımı, yaşam tarzı, stresli ve yorucu bir yaşam sürmesi gibi faktörler etki göstermekte. Bazı hastalarımız daha ilk seanstan itibaren etki gördüm diyebiliyor. Biz etkiyi, bu antioksidan kapasitesinin arttırılmasına bağlı fizyolojik olarak 6. Seans ve 8. Seans’dan sonra olarak belirlemekteyiz. Düzenli olarak haftada 2 defa 10 seans olarak uygulanmasını önermekteyiz.
7. Estetikte hangi problemlerin tedavisinde endikedir?
Selülit tedavisinde, yağların yakımına yardımcı olduğu için zayıflamada kullanılmakta. Ciltteki lekelerin giderilmesi, elastikiyet kaybının önlenmesi için de direkt cilt içi enjeksiyonda kullanılmakta. Bunun gibi birçok yöntemde ozon terapinin iyileştirici etkisinden yararlanmaktayız.
8. Ozon tedavisi nasıl uygulanır?
Kandan yapılan Ozon Tedavisinin majör ve minör olarak iki formu bulunmakta. Majör Ozon Terapi bizim 100cc kadar kanı alıp, sitratlı ozona dayanıklı cam tüpün içinde ozonla tepkimeye sokup, sonra oksijenlenmiş kanı aynı şekilde tekrar geri vermemiz şeklinde yapılmakta. Majörün bir de rektal yoldan direk gaz verme yoluyla uygulanması da mevcut. Daha çok bağırsak rahatsızlıkları, bağsur, alerjik bağırsak sendromları gibi durumlarda uygulanmakta.
Bir de minör dediğimiz bağışıklık sistemine uyarıcı etki yaratan 3-5cc kadar kanın alınıp ozonlanarak kalçadan kas içine enjeksiyon şeklinde uyguladığımız bir yöntemi mevcut. Bunlar dışında daha önce de bahsettiğim gibi topikal uygulamalar, direkt deriye ve yağ içine uygulamalarda da kullanmaktayız.
9. Ozon tedavisinin gençleşme üzerinde etkisi nedir?
Aslında gençleşmeden ziyade iyi yaş alma üzerine etkisi demek daha doğru olur. Evet bütün dokuların ihtiyacı olan, enerji olarak kullanılan, bizim yaşamımızı sürdürebilmemiz için gerekli oksijeni ozon terapiyle tüm dokulara veriyoruz. Bu da dokularda bir iyileşme, gençleşme, dokusal bir onarım, onarıma bağlı hücrede bir iyileşme ve gençleşme etkileri yaratıyor. Ama aslında bu, tamamen bizim vücudumuzu regile ederek daha iyi yaş almamızı, dokuların daha geç yaşlanmasını sağlayan bir tedavi. Gençleşmeden çok iyi yaş almak, yaşam kalitesini arttırmak diyebiliriz.
10. Ozon tedavisinin bağışıklık sistemini güçlendirdiği doğru mu?
Bizim vücudumuzda bağışıklık sistemimizin en önemli hücreleri antikorlar. Direk bizim dışardan gelen virüslerle, bakterilerle, mantarlarla ilk savaşan en önemli gardiyanlarımız bu antikorlar. Bu antikorların ne kadar güçlü olduğu, sayısının fazlalığı çok önemli. Ozon terapide yaptığımız bu antikorların sayısını arttırmak ve buna bağlı bağışıklık sistemini çok çok iyi bir şekilde güçlendirmek. Tabii ki bütün hücreler oksijenle canlandığı için bağışıklık sistem hücreleri de oksijenle daha fazla güç buluyor. Biz de defansın ilk hattını yani o antikorlarımızı çok güçlü tutarak virüslere, bakterilere karşı daha güçlü bir savunma sistemi geliştiriyoruz. Şu an zaten coronadan korunmanın en iyi yöntemlerinden biri
Ozon Terapi. Bu, yayınlarla da kanıtlanmış durumda.
11. Ozon tedavisini kimlere önerirsiniz?
Sadece bakla alerjisi olanlar dışında 7’den 70’e herkese güvenle, tüm hastalıklarda bütün yaş guruplarına uygulanabilir.
12. Ozon tedavisi hakkında son olarak eklemek istedikleriniz?
İçinde yaşadığımız şehirlerde vücudumuz için yeterli oksijeni alamamaktayız. Fabrika bacalarından, egzozlardan, sigara dumanından kirlenen havadan, toplumumuzda çok görülen burun eti, deviasyon gibi problemlerden dolayı yeterli nefes alamamaktan, hipopsik yani oksijenden fakir yaşamaktayız. O yüzden şehir hayatı yaşayan herkese Ozon Terapiyi öneriyorum. Bu oksijeni dokularımıza yeteri kadar sağladığımız sürece çok daha dinç kendimizi enerji dolu hissederiz. O yüzden herkesin güvenle yaptırabileceği bir tedavi yöntemi.
