1- Yeterli Miktarda Uyuyun
Enerji seviyenizin yüksek olmasında uykunun önemi büyük. Yapılan araştırmalar, günümüz dünyasında insanların olması gerekenden 90 dakika daha az uyuduğunu gösteriyor. Yetişkin bir insanın zihin ve beden sağlığı için, günde en az 8-9 saatlik uykuya ihtiyacı vardır. Bu süre çocuklarda 10-12 saat, ergenlerde ise 9-10 saat civarındadır.
Öneri: Uyku düzeniniz ile ilgili yeni bir alışkanlık geliştirmek için küçük değişikliklerle işe başlayın. Her hafta yatağınıza yarım saat daha erken girerek, kolay bir şekilde alışkanlığınızı değiştirebilirsiniz. Yapmanız gereken kolay ve daha enerjik kalkana kadar bu rutine devam etmeniz.
2- Hareket Edin
Yapılan araştırmalar enerjik olmak için enerji harcamanın kaçınılmaz olduğunu gösteriyor. İyi haber, egzersiz konusunda birdenbire büyük değişiklikler yapmanız gerekmediği. Kalp atışınızı ve nabzınızı hızlandıran her şey egzersizdir ve yapacağınız küçük değişikliklerle kolay bir şekilde daha hareketli ve dolayısıyla daha enerjik hale gelebilirsiniz.
Öneri: Şu andaki hareketlilik durumunuzdan farklı olarak, günlü 10dk.’lık yürüyüşlerle yeni alışkanlığınızı kolaylıkla edinebilirsiniz. Her hafta bu süreye küçük eklemeler yapın ve yeni sizin keyfini çıkartın. Tüm bunları yaparken de yeni bir alışkanlığın edinilmesinde sürekliliğin önemini hatırlayın.
3- Kahvaltı Edin
Acıktığınızda yiyeceğiniz her öğün gibi kahvaltının da enerji seviyenizdeki önemi büyük. Güzel bir kahvaltı hem enerjinizi yükseltecek, hem de bedeninizi aç bırakmadığınız için metabolizmanız yavaşlamayacak ve varsa fazla kilolarınızdan da kurtulacaksınız.
Öneri: Buzdolabınızda sevdiğiniz ve size iyi hissettiren besinler bulundurun ve çok acıkmamaya ve aynı şekilde çok doymamaya özen gösterin.
4- Nefes Alış-Verişlerinize Dikkat Edin
Özellikle stresli olduğumuz zamanlarda kısa kısa nefesler alıp, farkında olmadan nefesimizi tutarız. (Çünkü genel anlamıyla stresliyken nefesimizi tutmamız, nefes alıp vermemizden sorumlu kaslar üzerindeki baskı arttığından nefsimizin kısıtlanması anlamına gelir). Siz de bu durumu yaşayanlardansanız, bedeninize yeteri kadar oksijen alamıyorsunuz demektir. Hatırlayın daha az oksijen, daha az enerji demektir.
Öneri: Gün içinde aklınıza geldikçe nefesinize odaklanın ve yavaş ve derin nefesler alıp verin. Bunu en az üç kez tekrarlayın. Üç derin nefesin sizi rahatlattığını ve bulunduğunuz ana getirdiğini fark edeceksiniz. Eğer bunu yapmayı unutacağınızı düşünüyorsanız, kendinize uygun bir hatırlatıcı bulabilirsiniz. Zaman içinde hatırlatıcı olmaksızın, kendiliğinden yapma alışkanlığına dönüştüğünü göreceksiniz.
5- Stresle Başa Çıkın
Günümüz dünyasının şüphesiz en büyük sorunu stres. Sizin de hayatınız stresliyse ve koşulları çok da değiştiremiyorsanız, belki de hayatınıza bu durumla başa çıkmanızı sağlayacak ve yaşamınızı daha keyifli hale getirecek şeyler eklemenizin vakti gelmiş demektir.
Öneri: Sizin için uygun olan ve sizi rahatlatan şeyleri hayatınıza dahil edin. Bu bir spor ya da yeni bir öğreti, edinilecek yeni bir hobi, yoga, meditasyon veya benzeri bir şey olabilir.
6- Su İçin
Yorgunluğun en büyük sebeplerinden biri bedenin susuz kalmasıdır. Su hücrelere ve organlara besinleri taşımaktadır. Başka bir açıdan bakarsak beynimiz zaman zaman açlık
ve susuzluk sinyallerini karıştırabilir ve bu durum aç olmadığımız halde fazla besin tükettiğimiz için fazla kilolara neden olabilir.
Öneri: Günde en az iki litre su için. Bol sulu besinler tüketin. Kola, çay ve kahveyi azaltarak suyu çoğaltın. Acıktığınız zaman yine önce bir bardak su içerseniz, susuzluk ve açlık sinyallerinin karıştığı bir durum yaşıyorsanız, bu sizi fazla kilolardan da koruyacaktır.
7- Beden Duruşunuzu Düzeltin
Aşağı doğru olan hareketler bedeninizi olumsuz yönde etkiler. Kambur durmak, düşük omuzlar, öne doğru eğilmiş ve öne bakan bir yüz, başlıca aşağı doğru hareketlerdir. Kendinizi bulunduğunuz halden daha iyi hissetmek için ilk yapmanız gereken dik durmanızdır.
Öneri: Dikkat ettiğiniz halde düzeltemediğiniz bir duruş bozukluğunuz varsa yoga ve pilates gibi alanlardan faydalanabilirsiniz.
8- Hayal Kurun
Spor veya enerji veren aktiviteleri yapmakta zorlanıyorsanız veya motivasyonunuz düşükse muhteşem organ beyninizi doğru kullanarak tüm bunları daha kolay hale getirebilirsiniz.
Öneri: Uykudan önce zihninizde ertesi gün yapmak istediğiniz aktiviteyi kolay ve keyifli bir biçimde yaparken canlandırın. Aynı şekilde yapmak istediklerinizi de planlamanın yanı sıra hayal ederseniz, başarıya giden yolda en güçlü adımı atmış olursunuz. Farkı kısa sürede göreceksiniz.
9- Olumlamaların Gücünden Faydalanın
Gün içinde sayısız defa düşünce hatası yapan beynimize zaman zaman müdahale ederek, düşüncelerimizi düzenlememiz gerekir. Bu bilişsel çarpıtmaları fark ederek büyük farklar yaratabilirsiniz. Olumsuz düşünmek en önemli bilişsel çarpıtmalardan biridir.
Öneri: Zihninizden geçen olumsuz düşünceleri fark ederek, yerlerine olumluları koyun ve sıklıkla tekrar edin. Olumlamaların gücüne inanamayacaksınız.
10- Demir Seviyenizi Kontrol Ettirin
Özellikle kadınlardaki yorgunluğun sebeplerinden biri demir eksikliği olabilir. Demir insan bedenindeki minarellerden ve hemoglobinin bileşenlerinden biridir. Hemoglobin, kanın oksijeni vücut içinde dağıtmasına yardımcı olan alyuvarların içinde bulunan maddelerden biridir. Hemoglobin bedenin içindeki demirin üçte ikisini temsil eder. Eğer yeterince demir alamıyorsanız, bedeniniz oksijen taşıyan sağlıklı alyuvarlar üretemez. Demir eksikliğinden şüpheleniyorsanız, kendi kendinize tanı koyarak karaciğerinize, bağırsaklarınıza zarar verecek demir takviyeleri almak yerine doktorunuza danışın.
Öneri: Beden tarafından en kolay emilen demir kırmızı ette bulunur. Deniz ürünleri, tam buğday, yeşil yapraklı sebzeler ve bakliyatta da demir bulunur. Demir emilimini hızlandırmak için bu gıdaları limon, portakal ve C vitamini içeren benzeri başka besinlerle birleştirerek tüketebilirsiniz.
